SAĞLIK - 05 Eylül 2021 Pazar 09:36

Pandemiyi yüklendi, diğer hastalara hizmeti de hiç bırakmadı

A
A
A
Pandemiyi yüklendi, diğer hastalara hizmeti de hiç bırakmadı

Türkiye’nin ilk şehir hastanesi olan Mersin Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi il genelinde büyük oranda pandemi yükünü üzerine alırken, Covid olmayan hastalara hizmeti de hiç bırakmadı.

 Pandemi sürecinde yatak kapasitesi bin 300’den bin 377’ye, yoğun bakım yatak sayısı 204’ten 283’e çıkarılan hastanede özellikle inme, kalp ve onkoloji hastalarına hizmet hiç kesintiye uğramadı. Açılışından bu yana geçen 4,5 yılda 2 milyonun üzerinde vatandaşa yatarak tedavi hizmeti verilen hastanede, 480 binin üzerinde de ameliyat gerçekleştirildi.

3 Şubat 2017 tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açılışını yaptığı Mersin Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi, 374 bin 813 metrekarelik alanda 3 blok ve bin 377 yatak kapasitesi ile sadece Mersin değil, çevre illerdeki vatandaşlara da hizmet veriyor. Türkiye’de korona virüs (Covid-19) salgınının görüldüğü ilk günden itibaren pandemi süreci boyunca da hizmetlerini artırarak devam ettiren hastaneye poliklinik, aşı ve test için her gün 10 binin üzerinde vatandaş giriş çıkış yapıyor.

Pandemiyi yüklendi, diğer hastalara hizmeti de hiç bırakmadı

Mersin Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Bahar Aydınlı, pandemi sürecindeki çalışmalarını İHA muhabirine anlattı. Hastanenin bugün başlandığından oldukça ileri noktada bulunduğunu belirten Başhekim Aydınlı, “Hepimiz biliyoruz ki şehir hastaneleri çok yüksek altyapıya, teknolojiye ve fiziki kapasiteye sahip. Bu kadar fiziki kapasite ve teknolojiyle de biz başlangıçtakinden daha ilerilere getirme yolundaki hedefimizi gerçekleştirdik, daha da ileriye gideceğiz. Biz, İnme Merkezi ve Kalp Merkezi tescillerimizi açılıştan bir-iki yıl sonra aldık. Şu an ilimizin bütün inme hastalarını ve kalp krizi geçiren hastalarının tedavilerini biz uyguluyoruz. Yanık merkezi, Akdeniz Bölgesi'nde sadece Adana Şehir Hastanesinde var, diğeri de biziz. O yüzden Akdeniz’in tamamına hitap ediyoruz. Bu kolay bir yük değil, teknolojik altyapınız ve fiziki kapasiteniz, nüfusumuzu düşünürsek bunu karşılamak için epey çaba gerektiriyor. Açılıştan sonra bunu başardık, daha da ileriye dönük hedeflerimiz var. Şehir hastanesi olmanın bize yüklediği o sorumluluğu üzerimizde taşıyoruz, gereğini de yapıyoruz” dedi.

Pandemiyi yüklendi, diğer hastalara hizmeti de hiç bırakmadı

“Yatak kapasitemizi artırdık”

Resmi açılışı yapılan ilk şehir hastanesi olduklarını vurgulayan Aydınlı, bin 300 yatakla açıldıklarını anımsatarak, “Şu an pandeminin getirdiği gereksinimler nedeniyle bin 377 yatağa çıktık, ekstra tescil aldık ve bu tescillerle de yoğun bakım yatak sayımız 204’ten 283’e çıktı. İlin yoğun bakım ihtiyacını karşılama yönünde yapılan hazırlıklardı bunlar, çünkü fiziki olarak odalarımız tek kişilik yoğun bakım odalarından çift kişilik yoğun bakım odalarına dönüştürülebilir metrekareye ve teknolojik altyapıya sahip. İçinde bulunduğumuz pandeminin bize yüklediği sorumluluk gereği yatak kapasitemizi artırarak vatandaşa hizmet vermeye devam ediyoruz” diye konuştu.

2 milyonun üzerinde hastaya yatarak tedavi, 480 binin üzerinde ameliyat

Hekim sayısında da Sağlık Bakanlığı ve İl Sağlık Müdürlüğünün desteğini aldıklarını dile getiren Aydınlı, artan yükü karşılayabilmek adına hastanede yan dallar da dahil olmak üzere her branştan hekim bulundurduklarını söyledi. Pandemi nedeniyle bu yükü karşılamanın çok kolay olmadığının altını çizen Başhekim Aydınlı, “Ama açılıştan bugüne kadar 2 milyonun üzerinde hastayı yatarak muayene etmişiz, yine açılıştan bugüne kadar da 480 binin üzerinde ameliyat yapmışız. Bunun yaklaşık 2 yılını pandemi olarak düşünürsek sayılarımız gayet iyi devam ediyor. Pandemi olmasına rağmen biz covid ve non-covid (covid olmayan) diye hastaları ayırmıyoruz, hem covid hastalarına hem de non-covid olan diğer tüm hastalarımıza da hizmet vermeye devam ediyoruz. Çünkü fiziki olarak bunu karşılayabiliyoruz” ifadelerini kullandı.

“İki yükü de yüklenen şehir hastanesi, bu bayrağı üzerine aldı ve taşımaya da devam ediyor”

Pandemi sürecinde hastanenin yüklendiği sorumluluğa ilişkin de bilgi veren Aydınlı, “Pandeminin başlangıcında tüm il hastaneleri olarak bu yükü yüklenmeye çalıştık. İlin 3. basamak tek hastanesi biz olduğumuz için de öncelikli olarak covid olmayan hastaların hizmetini vermeye devam etmemiz gerekti. İnme, kalp, onkoloji hastalarının tedavileri hiçbir zaman durmadı. Bunların tedavileri devam ettiği için önce non-covid’i yüklendik. Ama pandemi büyük bir dalga olarak geldiğinden dolayı şehir hastanesi de üzerine düşeni yaptı ve büyük bir oranda pandemi yükünü üzerine aldı. Ama non-covid’i de bırakmadı. Şu an bizim tüm ameliyatlarımız devam ediyor, onkoloji hastalarımızın tedavisi hiç durmadı. Tüm yoğun bakımlarımız non-covid olarak hizmet vermeye devam ediyor. Hiçbir bypass ameliyatımız durmadı, kardiyolojik işlemlerimiz devam ediyor. İki yükü de yüklenebilecek altyapısı, fiziki koşulları ve sağlık çalışanı havuzu olan şehir hastanesi, bu bayrağı üzerine aldı ve taşımaya da devam ediyor” şeklinde konuştu.

“Günlük 10 binin üzerinde giriş-çıkış var”

Pandemi sürecinde de günlük 8 bin bandında poliklinik hizmeti verdiklerini belirten Aydınlı, 3 bine yakın da aşıya başvuru olduğunu kaydederek, “Covid polikliniği ve acil başvurularını da toplarsanız yine pandemi öncesinde olduğu gibi hastaneye giren-çıkan sayısı 10 binin üzerinde. Küçük bir kasaba giriyor ve akşam geri çıkıyor, çalışanlarımız hariç. Büyük bir hareketliliğin olduğu koca bir kompleksten bahsediyoruz" dedi.

“Pandemiden kurtulabilmemizin yolu aşıdan geçiyor”

Aşı hizmetinin sabah saat 08.00’de başlayıp gece 24.00’e kadar devam ettiğini ve randevulu hizmet verdiklerini ifade eden Aydınlı, vatandaşlara aşı çağrısı da yaparak şunları söyledi:

“Randevularımızın doluluğuyla ilgili herhangi bir sorunumuz yok. Aşı olmak isteyen tüm vatandaşlarımıza aşı yapmak için biz buradayız. Biz sağlıkçılar aşının önemini sonuna kadar vurguluyoruz. Bu pandemiden kurtulabilmemizin yolu aşıdan geçiyor. Bunu artık bilmeli ve uygulamalıyız. Tüm Türkiye’nin tamamen mavi olup, yüzde 80’lerin üzerine çıktığında pandemide bir miktar daha yol alacağımıza inanıyoruz. Tüm vatandaşlarımıza kapımız açık, randevu alsınlar, aşı olmaya gelsinler. Sadece bizim hastanede günlük bin-3 bin bandı arasında değişken sayıda aşı yapılıyor ama kapasitemiz 5 binin üzerinde. O nedenle randevu almakla ilgili herhangi bir problemimiz yok. Aşı için ayrı giriş noktası olan, izole edilmiş 33 odalık bir alanımız var. Değir hastalarla temas etmeden, farklı bir noktadan girip, aşılarını olup, belli bir bekleme süresinden sonra hastanemizden ayrılıyorlar. Şu an hastanede 30’ar yataklı 3 tane yoğun bakım ünitemiz covid’e ayrılmış vaziyette. Mutasyonların değişmesi ve virüsün sürekli mutasyona uğramasının yol açtığı sağlık yükü giderek artıyor. O yüzden vatandaşlarımızdan tek isteğimiz; lütfen aşılarını olsunlar.”

Kıymet Gökçe-Koray Ünlü
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Hatipköy’e yeni park İzmit Hatipköy Mahallesine yapılan Onbaşı Ahmet Aydın Parkı yoğun katılımla açıldı. İzmit Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğünün kendi öz kaynaklarıyla Hatipköy Mahallesi Kemal Çelebi Caddesinde yapımını tamamladığı Onbaşı Ahmet Aydın Parkı açıldı. Programda Onbaşı Ahmet Aydın’ın torunu Suna Aydın, İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’e çiçek takdiminde bulundu. Başkan Hürriyet, program sonunda açılışa gelen tüm çocuklara oyuncak hediye etti. 910 metrekare alana sahip olan parkta 125 metrekare çocuk oyun alanı, 42 metrekare basketbol sahası, 22 metrekare kondisyon alanı, 525 metrekare yeşil alan ve 195 metrekare gölgelikli oturma alanı bulunuyor. Programda konuşan Başkan Hürriyet, "Onbaşı Ahmet Aydın’ın kıymetli ailesine bu bağış için çok teşekkür ediyorum. Bu bölgemize güzel bir eser kazandırılmasına vesile oldular. Bu güzel alanda biz de İzmit Belediyesi olarak yeni bir yaşam alanını kurmak ve kentimizin hizmetine sunmaktan gurur duyuyoruz. Onbaşı Ahmet Aydın vatanına derin bir aşkla bağlı cesur bir asker olarak Kurtuluş Savaşında gösterdiği hizmetlerle tanınıyor. Kurtuluş Savaşından sonra İzmit’e yerleşen Ahmet Aydın çevresine duyarlı, yardımsever bir insan olarak hatıralarda yer etmiş müstesna kimliklerden bir tanesi. Vefatından sonra ailesi onun hatırasını yaşatmak ve halkımıza hizmet etmek amacıyla bu araziyi belediyemize bağışladılar. Bu park sadece bir yeşil alan değil aynı zamanda bir anma ve saygı alanı" dedi. Onbaşı Ahmet Aydın’ın torunu Suna Aydın ise "Dedem Onbaşı Ahmet Aydın Kurtuluş Savaşında yer aldıktan sonra önce Ordu’ya sonra da İzmit’e geliyor. 3 oğlu bu park alanını halkımızın kullanımı için bağışlıyorlar. Bu parkın yapılmasında bize desteğini hiçbir zaman esirgemeyen İzmit Belediyesine, Başkanımız Fatma Kaplan Hürriyet ve ekibine Aydın ailesi ve bölge sakinleri adına teşekkür ediyorum" diye konuştu.
Samsun Ata Sahne Sanat Merkezi, ‘Dünya Tiyatrolar Günü’nde kapılarını açtı Samsun’un Atakum Belediyesi tarafından yapılan Ata Sahne Sanat Merkezi, “Dünya Tiyatrolar Günü”nde “Bimarhane” isimli tiyatro oyunu ile kapılarını açtı. Atakum Belediyesi tarafından atıl durumda olan binada yapılan Ata Sahne Sanat Merkezi için açılış töreni düzenlendi. Açılıştan önce Atakum Belediye Başkanı Cemil Deveci ve beraberindekiler ilk olarak, aynı binada açılan Atakum Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü Temel Nacar Resim Sergisi’ni gezdi. Akabinde kurdele kesilerek merkezin açılışı gerçekleştirildi. Açılışta, Düşevi Oyuncuları tarafından “Bimarhane” isimli oyun sahneledi. Dört akıl hastasının bakış açısıyla Kurtuluş Savaşı yıllarında yaşananları sahneye taşıyan “Bimarhane” isimli oyun, davetlilerden büyük alkış aldı. “Atakum özellikle sanat ve kültür alanında 2 büyük eser kazandı” Programda konuşan Atakum Belediye Başkanı Cemil Deveci, "Burası 2012 yılında başlanmış, yarım bırakılmış, çürümeye terk edilmiş bir binaydı. Karadeniz’in en çağdaş, modern, son teknoloji ile mücehhez çok amaçlı salonunu yaptık. Tiyatro, konser ve buna benzer etkinliklerin yapılabileceği, çevre düzenlemesiyle bu bölgeye değer katacak bir eser ortaya getirdik. Adı da Ata Sanat Merkezi. Atakum’da her şey adını atasından alıyor. Burası Hasan Ali Yücel Gençlik ve Bilim Merkezi’ni tamamlıyor. İkisi bir araya geldiğinde buranın sanat, kültür, üniversite kimliğinin altyapısını oluşturuyor. Önümüzdeki dönemde bu 2 salon da kendini ispat etmiş olacak. Atakum’da 45 bin üniversite öğrencisi yaşıyor. 108 ülkeden 10 bin yabancı uyruklu öğrenci var. Özellikle Hasan Ali Yücel Merkezi’ne sürekli geliyorlar. Burada da diğer sanatsal etkinliklerini yapacaklar ve gittikleri yerlere de anlatacaklar. Atakum özellikle sanat ve kültür alanında iki büyük eser kazandı" dedi. Salon hakkında bilgi Ata Sahne Sanat Merkezi, Atakum Belediyesi Etüt Proje Müdürlüğü tarafından yeniden modern, çağın şartlarına uygun ve Atakum’un ihtiyaç duyduğu şekilde projelendirildi ve yapımı tamamlandı. Merkez içerisinde tiyatro, konser ve sanat etkinliklerinin düzenlenebileceği akustik ve profesyonel ses ışık sistemi projeleri ile gerekliliklerinin tümü karşılanmış olan 550 kişilik konferans salonu, kitap sergisi ve satışı için kullanılacak ve imza günler gibi etkinliklerin düzenlenebileceği sergi salonu, uygun sayıda ve yeterlilikte sanatçı soyunma odaları, teknik ve idari ofislerin yer aldığı, tüm faaliyetler için uygun fuaye alanları yer alıyor.
Yozgat İftara yetişemeyenlerin yardımına ASH koşuyor Yozgat Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü tarafından ‘Her Anınızda Hep Yanınızda’ sloganı ile iftara yetişemeyen vatandaşlara ikramlarda bulunuluyor. Yozgat Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Arif Topal, personeli ile birlikte iftar saatin Terminal kavşağında trafikte bekleyen araçlara hazırladıkları kumanyaları dağıtarak orucunu açamayanların yanında oldular. İl Müdürü Arif Topal personeli ile birlikte "Her Anınızda Hep Yanınızda" diyerek trafikte kalıp iftara yetişemeyen vatandaşlarımıza otogar kavşağında iftariyelik ikramında bulundu. İl Müdürü Topal, "Yozgat Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü olarak Ramazan’ın bereketini hep birlikte paylaşıyor kalpten kalbe giden yolda buluşmanın mutluluğunu yaşıyoruz" dedi. İl Müdürü Topal, ramazan ayında insanların bir araya gelerek paylaşımın ve yardımlaşmanın önemine vurgu yaparak şunları söyledi: "’Her Anınızda Hep Yanınızda’ sloganıyla yola çıktık ve bu anlayışla trafikte kalan vatandaşlarımıza destek olmaya gayret ettik. İftar saatinde trafikte bekleyen araçlara hazırladığımız kumanyaları dağıtarak, orucunu açamayan kardeşlerimizin yanında olduğumuzu hissettik. Bu tür etkinliklerle, sadece maddi destek değil, aynı zamanda manevi dayanışmayı da güçlendirmeyi amaçlıyoruz. Yozgat Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü olarak, toplumumuzun her kesimine ulaşarak onların yanında olmaya gayret ediyoruz. Ramazan’ın bereketini hep birlikte paylaşarak, kalpten kalbe giden yolda buluşmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bu vesileyle, tüm Yozgatlı vatandaşlarımızın ramazan ayını en içten dileklerimle kutluyor, birlik ve beraberlik içinde nice güzel paylaşımlara vesile olmasını temenni ediyorum’’ diye konuştu.
Nevşehir Kapadokya Üniversitesi’nden tarihi başarı Kapadokya Üniversitesi İnsansız Hava Aracı Sistemleri Uygulama ve Araştırma Merkezi, havacılık alanında önemli bir başarıya imza attı. Üretilen İHA, +25kg kompozit gövde yapısıyla Türkiye’de ilk kez üretilerek tescil sertifikası alan ilk İHA-2 oldu. Üretilen İnsansız Hava Aracı (İHA), İHA-2 kategorisinde ve +25kg kompozit gövde yapısıyla Türkiye’de ilk kez Kapadokya Üniversitesi tarafından üretilerek tescil sertifikası alan ilk İHA-2 olarak tarihe geçti. Tescil sertifikasını Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nden (SHGM) alan Kapadokya Üniversitesi İnsansız Hava Aracı Sistemleri Uygulama ve Araştırma Merkezi, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından “İnsansız Hava Aracı Üreticisi” resmiyeti kazanarak Sanayi Sicil Belgesi de aldı. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Havacılık Programları Koordinatörü Samet Gençağ, “İnsansız Hava Aracı Uygulama ve Araştırma Merkezimiz tarafından üretilen insansız hava aracı İHA-2 kategorisinde yer alan, 27 kilogram maksimum kalkış ağırlığına sahip. Bu hava aracımız tamamen üniversitemiz bünyesinde bulunan araştırma ve uygulama merkezimiz tarafından geliştirilmiştir. Tasarımı, üretimi ve tescillenmesi tamamen üniversitemiz tarafından gerçekleştirilmiştir. Üretmiş olduğumuz bu hava aracı Türkiye’de bir üniversite tarafından üretilmiş ve tescili alınmış ilk İHA-2 sınıfı hava aracı olma özelliğine sahiptir. Üniversitemizin kabiliyetleri ve mevcut imkanları doğrultusunda ürettiğimiz bu hava aracıyla Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından üretici belgesi almış bulunmaktayız. İlerleyen süreçlerde seri üretime geçmeyi hedeflemekteyiz. Bu aracımız şu an eğitim amaçlı üretilmiştir, çeşitli varyasyonları bulunmaktadır. Bu varyasyonlar tarımsal alanlarda ilaçlama, görüntü alma ve hava trafik yönetimi gibi eğitim dışında farklı uygulamaları da bulunmaktadır. Şu an İHA-2 sınıfında olan hava aracımızı ilerleterek 150 kilogram ve üstü olan İHA-3 sınıfı bir hava aracı üretmek ve ilerleyen aşamalarda içerisinde kontrol eden bir insanın olmadığı ancak insan taşıyan hava taksi projemiz de bulunmaktadır" dedi. Öğr. Gör. Emin Tugay Kekeç ise, "İHA-2 kategorisinde geliştirdiğimiz insansız hava aracında tasarım, üretim ve montaj kısımlarını da tamamen üniversitemiz uygulama, araştırma merkezimiz imkanları dahilinde öğrencilerimizle birlikte gerçekleştirdik. Dokümantasyon tarafı da tamamen bize ait. İHA’da kullandığımız ekipmanlar, özellikle hafifliği ve dayanma açısından kompozit yani karbonfiber ve alışımı, türevleri, malzemeler kullandık. Bunların tasarımını ve üretimini de tamamen üniversitemiz bünyesinde gerçekleştirdik. İnsansız hava aracımız değişken faydalı yük sistemiyle birlikte farklı uygulama alanlarında kullanımı mümkündür. Ek olarak ilerleyen dönemlerde kargo taşımacılığı gibi alanlarda da değiştirilebilir bir mekanizmayla bu sistemi aktif hale getirebileceğiz" diye konuştu.
Tokat Köylerinde cep telefonu çekmeyen kadınlar boş vakitlerini kurslarda değerlendiriyor Tokat’a 71 kilometre uzaklıkta bulunan Alpudere köyünde, telefon hattı çekmemesi nedeniyle köy halkının isteği üzerine açılan kurs sayesinde kadınlar eğlenceli vakit geçiriyor. Tokat’a 71 Sulusaray ilçesine ise 6 kilometre uzaklıkta bulunan Alpudere köyünde, telefon hattı çekmemesi nedeniyle kadınlar evde sıkılıyordu. Kış aylarında eve kapanan kadınların bu durumuna son vermek isteyen köy muhtarı, kaymakam ve ilçe halk eğitim merkezi ile görüşerek harekete geçti. Yapılan görüşmeler sonucunda dikiş nakış kursu açılmasına karar verildi. Ev işlerini tamamlayan kadınlar, köy konağında açılan dikiş nakış kursuna katılarak vakitlerini değerlendiriyor. Kurs kapsamında, tahta baskılar ile kumaşları boyama, dikiş ve nakış gibi el işleri öğretiliyor. Kursiyerler, istedikleri her türlü ürünü geliştirme imkânı buluyor. “Kursumuzu köy konağımızda açtık” Kursun açılış aşaması hakkında bilgiler veren köy muhtarı Tuncay Algeç, "Yaklaşık 3 ay önce kaymakamımız ve ilçe halk eğitim merkezi müdürüyle yaptığımız görüşmeler neticesinde buraya bir kurs açma gereği gördük. Kış aylarında bayanlarımızın evde kalmalarındansa burada bir şeyler öğrenip aile ekonomilerine katkı sağlayabilirler mi diye düşündük. Bu kapsamda kursumuzu köy konağımızda açtık. Şu anda da faal durumda da çalışıyor" dedi. “Ev ekonomilerine katkıda bulunuyorlar” Nakış kursu öğreticisi Zeynep Kavlak ise, "Halk eğitim merkezi olarak buraya öğrencilerime kurs vermeye geliyorum. 17 tane kursiyerim var. Her sabah Sulusaray ilçesinden Alpudere köyüne geliyorum. Saat 9’dan 3’e kadar burada eğitim veriyorum. Kursiyerlerimle güzel çalışmalar yapıyoruz. Bayanlara tahta baskı, masa örtüsü, dikiş öğretiyoruz. Herkes ailesine, eşine ve çocuklarına dikiş nakıştan ürünler yapıyor. Hem aile bünyesine katkı sağlıyorlar hem de çocuklarının çeyizlerini hazırlıyorlar" şeklinde konuştu. Bir kursiyer, “Artık telefona da ihtiyacımız olmuyor. Nakışlarımızı evlerimize götürüp evimizde de yapıyoruz” diyerek kursun kendilerine sağladığı pratiklikten memnuniyetini dile getirdi. Köy konağında düzenlenen dikiş nakış kursu, köy halkına yeni bir sosyal etkinlik alanı sunmanın yanı sıra, kadınların evde sıkılmadan vakit geçirebilecekleri ve becerilerini geliştirebilecekleri bir ortam sağlıyor.